ŞIRNAK ÜNİVERSİTESİ

Üniversite yönetimine yönelik adalet ve liyakat konularında çok ciddi ve spesifik eleştiriler bulunmaktadır. Özellikle 2023 tarihli yorumlarda, rektörün göreve geldikten kısa bir süre sonra kendisi için lüks bir makam aracı kiralaması, kendisini dekan olarak ataması ve eşini yüksek lisans öğrencisi olarak aldırması gibi iddialar yer almaktadır. 2010 yılına ait eski bir yorumda ise akademik kadro alımlarında belirli derecelere sahip kişilerin başvurabilmesi şartının 'adrese teslim' ilan olduğu ima edilerek, liyakatsizlik eleştirisi yapılmıştır. Bu durum, üniversitede adalet ve eşitlik algısının ciddi şekilde zedelendiğini göstermektedir.

Üniversitenin akademik kadrosu ve eğitim kalitesi, en çok eleştiri alan konuların başında gelmektedir. Özellikle 2019 tarihli bir yorum, Elektrik-Elektronik Mühendisliği gibi bir bölümde yalnızca bir öğretim üyesi ve iki araştırma görevlisi olduğunu belirterek akademik yetersizliğe sert bir şekilde dikkat çekmiştir. Sonraki yıllarda da 'egolu öğretmenler', 'sıfır eğitim' gibi ifadelerle eğitim düzeyine yönelik memnuniyetsizlik dile getirilmiştir. Mühendislik fakültesindeki bazı hocaların dersleri bilinçli olarak zorlaştırdığı ve yatay geçişi engellediği algısı da olumsuz yorumlar arasında yer almaktadır. Bu yoğun eleştirilerin yanında, akademik ve idari personelin ilgili olduğunu belirten daha genel ve az sayıda yoruma da rastlanmaktadır.

Verilen metinlerde üniversitenin sağladığı burs veya maddi destek olanakları hakkında herhangi bir yoruma rastlanmamıştır.

Derslerin işleniş biçimi ve dersliklerin fiziki koşulları hakkında zıt görüşler bulunmaktadır. Bir yandan dersliklerin klimalı, temiz ve rahat olduğu belirtilerek fiziki altyapı övülürken, diğer yandan özellikle online eğitim sürecinde bazı hocaların 'dönemi burnumuzdan getirdikleri' ifade edilmiştir. Ayrıca, mühendislik fakültesinde özellikle fizik gibi temel derslerde hocalarla ilgili sıkıntılar yaşandığına dikkat çekilmiştir.

Verilen metinlerde kampüs güvenliği veya denetim mekanizmaları hakkında herhangi bir yoruma rastlanmamıştır.

Kampüsün fiziki yapısı, en çok yorum alan ve en çelişkili değerlendirmelerin yapıldığı alandır. Yorumların büyük bir kısmı kampüsü 'çok güzel', 'modern', 'büyük' ve 'Türkiye'deki çoğu kampüsten daha iyi' olarak tanımlamaktadır. Mimari yapı, geniş alan ve süs havuzu gibi özellikler sıkça övülmektedir. Ancak bu olumlu görüşlerin tam zıttı yönde, kampüsün 'beton ve merdiven' yığını olduğu, peyzaj ve yeşil alan konusunda 'zayıf' kaldığı, yokuşlarının 'çok yorucu' olduğu ve bakımsız olduğu yönünde ciddi eleştiriler de mevcuttur. Özellikle 2013 gibi eski tarihli bir yorumda, lise ile karıştırılabilecek kadar mütevazı bir yapıdan bahsedilmesi, üniversitenin zaman içinde ne kadar büyük bir fiziksel değişim geçirdiğini göstermektedir.

Yorumlarda kampüs içi ulaşımla ilgili doğrudan bir değerlendirme olmamakla birlikte, kampüsün çok geniş ve yokuşlu bir araziye kurulu olması, içeride ulaşımın zorlayıcı olabileceğine işaret etmektedir. Bir yorumda 'iniş çıkış yokuş fazlasıyla olacaktır çok yorucu' ifadesi bu durumu doğrulamaktadır. Ayrıca kampüs içi ulaşımın olmaması da bir eksiklik olarak belirtilmiştir.

Üniversite yönetimi ve kadrolaşma ile ilgili siyasi ve ideolojik temelli ciddi iddialar bulunmaktadır. Özellikle rektörün eylemleri, 'üniversite adı altındaki medresenin imamlığını yapmak' şeklinde yorumlanarak, yönetimde bilimsel liyakat yerine ideolojik aidiyetlerin ön planda tutulduğu öne sürülmüştür. Ayrıca, 'ciddi gizli fetö örgütlenmesi iddiaları' ve bir şahsın 'bir numaralı fetöcü vatan haini' olarak nitelendirilmesi gibi çok sert ve somut suçlamalar da yorumlar arasında yer almaktadır.

Sosyal yaşam ve etkinlikler, üniversitenin en zayıf halkalarından biri olarak öne çıkmaktadır. Öğrenciler tarafından 'neredeyse hiç bir etkinlik yapılmıyor' ve 'sosyal ortamı konusunda bir takım sorunlar var' gibi ifadelerle bu eksiklik sıkça dile getirilmiştir. Kampüste kafe, lokanta, spor alanları gibi mekanların varlığı belirtilse de, bunların tüm öğrencilere yönelik ücretsiz veya ucuz olmaması eleştirilmiştir. Öğrenciler için aktivitelerin artırılması gerektiği genel bir kanıdır.

Üniversitenin teknolojik altyapısı, özellikle uzaktan eğitim ve online sistemler konusunda yetersiz bulunmaktadır. Üniversitenin 'kendi sistemi olmadığı' ve uzaktan eğitim sistemlerinin 'berbat' olduğu belirtilmiştir. Eğitimde online platformların ve dijital dökümanlara kolay erişimin artırılması gerektiği yönünde talepler vardır. 2010 yılına ait bir yorumda üniversitenin web sitesinin çalışmadığının belirtilmesi, teknolojik altyapıdaki sorunların geçmişe dayandığını göstermektedir.

Kampüse ulaşım, öğrencilerin konakladığı yere göre farklı deneyimlenmektedir. Kampüs içindeki veya çok yakınındaki yurtlarda kalan öğrenciler için ulaşım sorunu olmadığı, hatta bunun büyük bir avantaj olduğu sıkça belirtilmektedir. Ancak şehir içinden veya daha uzak noktalardan minibüs (dolmuş) ile ulaşım sağlamak zorunda olanlar için durum tam tersidir. Dolmuşların 'kafasına göre çalıştığı' ve ulaşımın 'çok sıkıntılı' olduğu yönünde şikayetler mevcuttur. Eski bir yorumda ise kampüse giden yolların durumu oldukça kötü tasvir edilmiştir.

Verilen metinlerde üniversitenin sunduğu uluslararası değişim programları, yurt dışı olanakları veya yabancı dil eğitimi hakkında herhangi bir yoruma rastlanmamıştır.

Yemekhane veya kampüs içindeki yeme-içme mekanlarının kalitesi ve fiyatları hakkında doğrudan bir yorum bulunmamaktadır. Sadece bir öğrencinin yemekhane kartının Akbank'tan ayrılması yönündeki talebi, banka ile ilgili bir soruna işaret etmektedir.

Yurtların konumu, öğrenciler için en büyük avantajlardan biri olarak görülmektedir. Özellikle erkek ve kız yurtlarının kampüsün içinde veya çok yakınında olması, ulaşım derdini ortadan kaldırdığı için büyük bir memnuniyetle karşılanmaktadır. Yenilenmiş kız yurdunun durumu 'gayet iyi' olarak tanımlanmıştır. Bu durum, barınma konusunda üniversitenin önemli bir kolaylık sağladığını göstermektedir.

Üniversitenin imajı, kuruluşundan bu yana büyük bir değişim ve çelişki göstermektedir. 2009-2013 arası ilk yıllarda 'tabela üniversitesi', 'olmayan üniversite', 'ismi olan lüzumsuz üniversitemsi' gibi ifadelerle varlığı ve ciddiyeti sorgulanmıştır. Zamanla, özellikle yeni kampüsün inşasıyla birlikte 'kaliteli', 'başarılı', 'Türkiye'nin en güzel kampüslerinden biri' gibi olumlu tanımlamalar artmıştır. Ancak bu pozitif imaj, akademik kadro yetersizliği, uzaktan eğitimdeki başarısızlıklar ve son olarak 2023'te ortaya atılan rektörle ilgili ciddi liyakatsizlik iddiaları nedeniyle ağır bir darbe almıştır. Bu durum, dışarıdan görünen modern mimari ile içeride yaşandığı iddia edilen sorunlar arasında bir tezat oluşturarak üniversitenin imajını karmaşık bir hale getirmektedir.

İdari personelin tutumuna ilişkin çok az yorum bulunmaktadır. Öğrenci hizmetleri ve santral gibi birimlere telefonla ulaşılamadığı yönünde şikayetler mevcuttur. Bu durum, 'sıfır hizmet' ve 'santral uyuyor herhalde' gibi ifadelerle eleştirilmiştir. Bununla birlikte, idari personelin genel olarak 'ilgili' olduğunu belirten bir olumlu yorum da vardır. Ancak iletişim kanallarındaki sorunlar, idari işleyişte aksaklıklar yaşandığına işaret etmektedir.

Mezunların iş bulma ve kariyer olanakları konusunda ciddi endişeler dile getirilmiştir. Özellikle akademik kadrosu zayıf olan bir bölümden mezun olacak bir öğrencinin yetkinliği sorgulanmış ve iş bulma ihtimali çok düşük görülmüştür. Bir yorumda bu durum, 'seni kim, neden, nerede işe alsın? sen ne işe yararsın?' gibi sert ve umutsuz sorularla ifade edilmiştir. Bu, üniversitenin sağladığı diplomanın iş piyasasındaki karşılığına dair derin bir güvensizliği ortaya koymaktadır.

Üniversite hakkındaki eleştirilere rağmen, Şırnak şehrinin ve insanlarının atmosferi hakkında oldukça olumlu yorumlar bulunmaktadır. Şehrin 'çok gelişmemiş' olduğu kabul edilmekle birlikte, 'ortamı iyi, insanları çok iyi, sıcakkanlılar' gibi ifadelerle yerel halkla ilişkilerde bir sorun yaşanmadığı vurgulanmıştır. Bu durum, öğrenciler için şehir adaptasyonunu kolaylaştıran önemli bir faktör olarak görülmektedir.