KAYSERİ ÜNİVERSİTESİ

Adalet ve eşitlik konularında yapılan yorumlar tamamen olumsuzdur ve üniversite yönetiminin uygulamalarına yönelik ciddi eleştiriler içermektedir. Özellikle memur alımlarında liyakatsizlik iddiaları öne çıkmaktadır. Alımların kişiye özel şartlarla yapıldığı, düşük KPSS puanlarıyla atamalar gerçekleştirildiği ve kamu kaynaklarının israf edildiği gibi sert suçlamalar bulunmaktadır.

Akademik kadro ve eğitim kalitesi konusunda çelişkili görüşler mevcuttur. Bazı genel yorumlarda öğretim üyelerinin değerli, destekleyici ve rehberlik edici olduğu belirtilirken, bu ifadeler genellikle eski tarihli veya yüzeysel kalmaktadır. Buna karşın, son yıllara ait yorumlarda eğitim kalitesinin düşüklüğünden ve özellikle bir öğretim üyesinin öğrenciye karşı rencide edici ve hakaret içeren davranışlarından bahsedilmesi gibi çok ciddi ve spesifik şikayetler öne çıkmaktadır. Üniversitenin kuruluş yıllarında dile getirilen 'bilim üretmek yerine diploma veren bir kurum olma' endişesi, en güncel yorumlardaki 'eğitim kalitesi yok' eleştirileriyle paralellik göstermektedir. Bu durum, genel memnuniyetin zamanla azaldığına işaret etmektedir.

Verilen metinlerde bu konu hakkında herhangi bir yoruma rastlanmamıştır.

Verilen metinlerde derslerin içeriği, işleniş biçimi veya zorluk seviyesi gibi konular hakkında herhangi bir yoruma rastlanmamıştır.

Güvenlik konusunda sadece bir adet yoruma rastlanmıştır ve bu yorum olumsuzdur. Kampüsün modernliğine rağmen güvenlik personelinin sorumsuz olduğu dile getirilmiştir. Bu tekil yorum, genel bir sonuca varmak için yetersizdir.

Kampüsün fiziksel yapısı ve altyapısı, yorumlarda en çok övülen konudur. Üniversitenin eski bir özel üniversite olmasının bir mirası olarak, kampüs genel olarak 'modern', 'iyi donanımlı', 'estetik', 'ferah' ve 'temiz' olarak nitelendirilmektedir. Özellikle spor tesisleri, laboratuvarlar, kütüphaneler ve binaların mimarisi büyük beğeni toplamaktadır. Bu olumlu tabloya karşın, kampüsün sosyal açıdan 'pasif' ve 'ölü' olduğu, etkinliklerin yetersiz kaldığı yönünde tekil bir eleştiri de bulunmaktadır.

Kampüs içi ulaşım, öğrencilerin en çok şikayet ettiği konuların başında gelmektedir. Kampüsün tepelik bir alana kurulu olması nedeniyle çok sayıda merdiven bulunması, öğrenciler için büyük bir zorluk olarak tanımlanmaktadır. Bu merdivenler, 'Çin Seddi' gibi abartılı benzetmelerle ve 'bela' gibi ifadelerle sıkça eleştirilmektedir. Ayrıca, otoparkların yetersizliği ve öğrenci otoparkının konumunun kötü olması da dile getirilen diğer olumsuz noktalardır.

Üniversitenin kimliği, siyasi geçmişiyle iç içe geçmiştir. Yorumlar, kurumun eski adıyla 'Melikşah Üniversitesi' olarak 'Gülen Cemaati' ile olan bağlantısını ve 15 Temmuz darbe girişimi sonrası devlet tarafından el konulma sürecini sıkça gündeme getirmektedir. Bu konuda iki zıt görüş hakimdir: Bir taraf bu el koyma işlemini 'darbe tiyatrosu' ve 'haksızlık' olarak nitelendirip üniversitenin eski sahiplerine iade edilmesi gerektiğini savunurken, diğer taraf üniversitenin cemaatle olan geçmişine atıfta bulunmaktadır. Bu siyasi miras, üniversitenin bugünkü imajını ve algısını şekillendiren temel bir faktördür.

Sosyal yaşamla ilgili yorumlar ikiye ayrılmaktadır. Bir yanda, basketbol ve voleybol sahaları, fitness merkezi gibi modern ve donanımlı spor tesislerinin varlığı övülmektedir. Bu, öğrencilere fiziksel aktivite için iyi olanaklar sunulduğunu göstermektedir. Diğer yanda ise, kampüsün genel atmosferinin 'pasif', 'ölü' olduğu ve etkinliklerin yetersiz kaldığı eleştirisi bulunmaktadır. Bu durum, sosyal hayatın daha çok bireysel spor aktiviteleriyle sınırlı kaldığı izlenimini vermektedir.

Üniversitenin teknolojik altyapısı, kampüs yapısı gibi, genel olarak olumlu değerlendirmeler almaktadır. Özellikle bilgisayar laboratuvarlarındaki bilgisayarların 'ortalamanın bir tık üstü' olması, sınıfların yeni ve teknolojik donanımlara (projektör, akıllı tahta) sahip olması öğrenciler tarafından takdir edilmektedir. Ücretsiz Wi-Fi hizmetinin varlığı da olumlu bir nokta olarak belirtilmiştir. Bu yorumlar, üniversitenin fiziksel ve teknolojik donanımının güçlü olduğu algısını pekiştirmektedir.

Bu konuda yapılan az sayıdaki yorum genellikle olumludur. Kampüsün şehir merkezine biraz uzak olduğu kabul edilmekle birlikte, ulaşım sorunu yaşanmadığı belirtilmektedir. Sürekli otobüs seferlerinin olması ve merkeze ulaşımın yaklaşık 10 dakika sürmesi, öğrenciler için bir avantaj olarak görülmektedir.

Bu konu hakkında çok az yorum bulunmaktadır. Yıllar önce yapılmış bir yorumda yabancı dil eğitimi için hocaların yeterli olduğu belirtilmiştir. Bunun dışında, üniversitenin 'uluslararası' bir kurum olduğuna dair birkaç genel ifade bulunsa da, bu ifadeler somut örnekler veya detaylar içermediği için nitelikli bir değerlendirme sunmamaktadır.

Bu kategori hakkında çok sınırlı veri bulunmaktadır. Yapılan tek spesifik yorumda, yemekhanenin kötü olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle genel bir değerlendirme yapmak mümkün olmasa da mevcut tek geri bildirimin olumsuz olduğu söylenebilir.

Yurtlar ve barınma imkanları hakkında yapılan yorumlar genel olarak olumludur. Özellikle kampüs içindeki KYK erkek öğrenci yurdunun 'Kayseri'deki en iyi erkek öğrenci yurdu' olarak tanımlanması dikkat çekicidir. Ayrıca pansiyonların temiz, hijyenik ve temel olanaklara (ücretsiz Wi-Fi, 24 saat su ve elektrik) sahip olduğu belirtilmiştir.

Üniversitenin imajı, çalkantılı geçmişi ve mevcut durumundaki çelişkiler nedeniyle oldukça karmaşık ve kutuplaşmış bir yapı sergilemektedir. Bir yanda, üniversiteyi 'Türkiye'nin en iyisi' olarak tanımlayan çok sayıda, ancak genellikle içeriksiz ve bot olduğu iddia edilen olumlu yorum bulunmaktadır. Diğer yanda ise üniversitenin siyasi geçmişine (Melikşah Üniversitesi, FETÖ bağlantısı) ve Erciyes Üniversitesi'nden bölünerek kurulmasına yönelik eleştiriler yer almaktadır. En dikkat çekici olan, son yıllarda artan ve öğrencilerin 'gelmeyin, pişman olursunuz' gibi net ifadelerle potansiyel adayları uyardığı yorumlardır. Bu durum, üniversitenin dışarıya yansıttığı imaj ile içerideki öğrenci deneyimi arasında ciddi bir fark olduğuna işaret etmektedir.

İdari personel ve öğrenci işleri, üniversiteyle ilgili en yoğun ve en olumsuz eleştirilerin odak noktasıdır. Özellikle son birkaç yıla ait yorumlarda, personelin telefonlara cevap vermemesi, ulaşılamaz olması, kaba ve ilgisiz tavırları tekrar eden bir şikayet olarak öne çıkmaktadır. Öğrenciler, en basit işlemler için bile muhatap bulamamaktan ve terslenmekten yakınmaktadır. Bu genel olumsuz tablo içinde, bir öğrencinin süresi dolmasına rağmen kendisine zaman tanındığını belirterek teşekkür etmesi ve depremzede bir ailenin çalışanların ilgisinden memnun kalması gibi nadir de olsa olumlu deneyimler de bulunmaktadır. Ancak bu istisnalar, genel memnuniyetsizliği gölgeleyememektedir.

Öğrencilerin mezuniyet sonrası iş ve kariyer olanaklarına dair herhangi bir yorum bulunmamaktadır. Konuyla ilgili tek yorum, üniversitenin kendi bünyesindeki memur alımlarına ilişkindir ve bu yorum, alımların adil olmadığına yönelik ciddi bir eleştiri içermektedir.

Verilen metinlerde Kayseri'deki şehir yaşamı, kültürel ortam veya öğrencilerin şehirle etkileşimi hakkında herhangi bir yoruma rastlanmamıştır. Yorumlar yalnızca kampüs ve üniversite özelindedir.